13 Ağustos 2014 Çarşamba

Eski Bir Dost

Kadınlar hayatlarında ki köklü değişikliklerden sonra aynı tepkileri veriyor genellikle...Alış verişe çıkıyorlar asla giymeyecekleri şeyler satın alıyorlar,saç modellerini değiştiriyorlar.Arkadaşlarına ve ailelerine sığınıyorlar...
Kadının son on beş yılı ani bir terk edilişle bittiği için aynı evrelerden geçti.Asla sevmediği bir renkte terlik aldı ama alış verişi abartmadı -çünkü cüzdanını depresyonundan daha çok seviyordu-, saç kestirmeye gitti ama kesenin işine o kadar çok karıştı ki kuaför aynı modelin kısasını yapmakla yetindi -kadın hala arayışta sanırım kızılı deneyecek.- Çevresindeki kadınlarla birlikte kadın dayanışması şeklinde sevgili eski sevgilisine attı tuttu...
Sonra bir dostunu aramak istedi.Onu çok önceden de bilen birini.Eskilerden birini;
Aynı memleketli iki bünye aynı şehirde üniversiteyi kazanır.Biri kadındır biri erkek...Yeri gelir birbirlerinin dert ortağı olurlar,yeri gelir birbirlerinin kardeşi olurlar,yeri gelir birbirlerinin kollayıcısı olurlar.Arkadaşlıkları hiç sarsılmaz.
Hayat devam eder, yollar ayrılır ara sıra görüşseler de farklı izleri takip ederler.
Sonra bir gün kadının hayatı kökünden sarsılınca, sayısı çok da fazla olmayan dostlarına sığınır, arkadaşı çağrıyı cevapsız bırakmaz, buluşurlar.Sanki araya zaman girmemiş gibi kaldıkları yerden devam eden bir yemek yerler.Kadın konuşur erkek susar, söylenecek çok bir şey yoktur olan olmuştur.Erkek konuşur kadın susmaz akıllar verir.
Akşamın bir yerinde kadın keşke zamanında şöyle yapsaydım böyle yapsaydım bugün böyle olmazdı diye hayıflanırken eski dost kadının o güne kadar bir çok kez duyduğu ama bir türlü idrak edemediği bir cümle sarf eder:"Böyle düşünme,dur ve sadece önüne bak"
Nedendir bilinmez kadın bunu dün geceden beri düşünüyor.Düşündüğünü de en iyi ben biliyorum.Çünkü o benim.
Bence...
Eski dostum iyi yolculuklar...

Ey Aşk...İlk Aşk...En Aşk...

Hayatın on altısında, kalbin baharında, Ege'nin serin sularında; Yeşil gözlerle baktı bana aşk. Ey aşk,ilk aşk,en aşk... Yıllar geç...